Konut Sigortası Hakkında Doğru Bilinen Yanlışlar

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Konut sigortası, ev sahipleri için büyük önem taşıyan bir güvence sağlamaktadır fakat Türkiye’de konut sigortasıyla ilgili doğru bilinen yanlışlar bulunmaktadır. Bu yanlışlar, sigorta sahiplerinin risklere karşı yeterli koruma sağlayamamasına ve mağduriyet yaşamasına neden olabilir. Bu yazımızda, konut sigortasıyla ilgili doğru bilinen yanlışları ele aldık.

Konut sigortası, yalnızca depreme karşı teminat sağlar, şeklinde yaygın bir yanlış bulunmaktadır. Konut sigortası, deprem riskinin yanı sıra yangın, hırsızlık, sel, su baskını, dâhili su ve poliçede belirtilen diğer risklere karşı da koruma sağlar. Ayrıca, komşuya zarar veren hasarlar, izolasyon eksikliği, cam kırılması, kazayla eşya kırılması gibi durumlar da konut sigortası kapsamında güvence altına alınır.

Bir diğer yanlış bilgi ise konut sigortasının DASK gibi zorunlu bir ürün olduğudur. DASK, depreme karşı zorunlu tutulan bir sigorta poliçesidir, ancak konut sigortası tamamen kişilerin tercihine bağlıdır. DASK yaptırdıktan sonra kişi, hasar maliyetinin tamamını karşılayabilmek için tamamlayıcı bir ürün olarak konut sigortasını da edinebilir.

Kiracıların konut sigortası yaptıramayacağı şeklinde bir yanılgı da vardır. Hem ev sahipleri hem de kiracılar konut sigortası yaptırarak kendilerini güvence altına alabilirler. Kiracılar, evlerinde bulunan eşyalarını deprem ve diğer risklere karşı sigortalayabilirler.

Ayrıca, konut sigortasının herkes için aynı teminatları sağladığı da bir yanlış anlamadır. Konut sigortası, DASK gibi standart bir yapıya sahip değildir. Kişiler, kendi ihtiyaçlarına ve risk analizlerine göre konut sigortası poliçelerini şekillendirirler. Ek teminatlarla evin alanına göre özelleştirilen konut sigortası, kişisel tercihlere göre farklılık gösterebilir.

Bazı kişiler, konut sigortasının konutun piyasa değerini karşılamadığı şeklinde bir yanılgıya kapılırlar. Gerçekte, konut sigortası konutun piyasa değerini ödememektedir. Ancak, DASK gibi deprem sigortası, konutun yeniden inşa bedelini karşılar. Arsa bedeli sigortaya dahil değildir çünkü arsa bedeli konutun piyasa değerini artıran bir faktördür. Dolayısıyla, deprem nedeniyle konut yıkıldığında DASK, yeniden inşa edilecek tutarı karşılar ve arsa değeri değişmez.

Muafiyet uygulaması konusunda da yanlış bir algı bulunmaktadır. Zorunlu deprem sigortası olan DASK’ta da muafiyet uygulaması vardır. Muafiyet, sigortalının hasarın belli bir miktarını kendisinin üstlenmesidir. DASK’ta muafiyet tutarı, sigorta bedelinin yüzde 2’sidir. Yani, DASK yüzde 2 muafiyetin üzerindeki hasarları karşılar, altında kalan hasar tutarını ödemez.

Özetlemek gerekirse, konut sigortası sadece depreme karşı değil, yangın, hırsızlık, sel, su baskını gibi çeşitli risklere karşı da koruma sağlar. Konut sigortası tamamen tercihe bağlı bir üründür ve hem ev sahipleri hem de kiracılar tarafından yaptırılabilir. Kişisel ihtiyaçlara göre şekillendirilen konut sigortası, herkes için aynı teminatları sağlamaz. Ayrıca, DASK gibi zorunlu bir sigorta poliçesi olan konut sigortasında muafiyet uygulaması bulunmaktadır.